Şapkadan Çıkan Satırlar II
Şapkadan Çıkan Satırlar*
Doldur boşalt, dol boşal
Aç Pars Öyküsü
Nergislerin açtığı yerde, Cahit,
Bir susak, oluğa bağlı...
Dudağını götürür, yüzünü görürsün.
Korktuğun şey bu muydu, sanmam.
Tenha aynalar, işte o tasta,
Sessiz ünsüz pencereler, o tasta…
Aç pars gelir, mülaki olursun,
Ölmesin, benimle dirilsin…
Nergislerin açtığı yerde… ve nilüferlerin,
Susakta duru su; tas, ayna…
Yüz yüze bakar, yüz yüze karşı,
Zehrini nergis gibi yumrunda bırakıp,
Bütünleşirsin o parsla.
Pars motifi içinde, üç ay birbirine bakan,
sonra bulutlar… sen parsta dirildin,
Güç, bereket, devlet…
Evet. Düşünce hazinesi, kutlu bilgi, derdik ya hani…
Öyle bir şey olmalı, çintemani.
"Ömür Dediğin"
Nergislerin açtığı yerde, Cahit,
Bir susak, oluğa bağlı...
Dudağını götürür, yüzünü görürsün.
Korktuğun şey bu muydu, sanmam.
Tenha aynalar, işte o tasta,
Sessiz ünsüz pencereler, o tasta…
Aç pars gelir, mülaki olursun,
Ölmesin, benimle dirilsin…
Nergislerin açtığı yerde… ve nilüferlerin,
Susakta duru su; tas, ayna…
Yüz yüze bakar, yüz yüze karşı,
Zehrini nergis gibi yumrunda bırakıp,
Bütünleşirsin o parsla.
Pars motifi içinde, üç ay birbirine bakan,
sonra bulutlar… sen parsta dirildin,
Güç, bereket, devlet…
Evet. Düşünce hazinesi, kutlu bilgi, derdik ya hani…
Öyle bir şey olmalı, çintemani.
"Ömür Dediğin"
Tükenmez şerbeti değil ki ömür, tükenir.
Bir toprak testi, suyu boşalır, suyu terler, suyu…
Su ilave edilmiyor ama farkı bu.
Derviş niyazıyla karın doyurmaya çalışan,
Bir çigan yolcudur benim ömrüm.
Keşkülüne koyduğu lokma ne öldürür ne ondurur,
Bir de yaşanmayan günleri var ömrün, yaşanmamış yıllar
Yaşanmış yaşanmamış, su akar… ömür son bulur.
Tükenmez şerbeti olsaydı ömür, - ki belki öyledir bazen, -
İçtiğim kadar doldursaydım boşluğu, belki öyledir.
Yaşanmamış günler boşaltırken testimi,
İyi günler çoğalıyordur belki… belki kim bilir mayadır.
Döngel de derlermiş muşmulaya, nereden dönecek, nereye?
Belki boşalmış suyunu dolduruyordur ömür testisinin,
Yolcu yürür, çigan yürür, derviş… yayadır.
Ömrün sonu mezardır elbet, toprak toprağa karışır.
Toprak toprakla yarışır, testinin sonu kayadır.
Dualarla, niyazlarla dolan keşkülüm,
Benimle gelir mi makbere derviş ağa,
Önce silkelenir, kalan gelir seninle belki,
Belki keşkül kandile döner, belki dökülür, kalır kapıda.
Bir toprak testi, suyu boşalır, suyu terler, suyu…
Su ilave edilmiyor ama farkı bu.
Derviş niyazıyla karın doyurmaya çalışan,
Bir çigan yolcudur benim ömrüm.
Keşkülüne koyduğu lokma ne öldürür ne ondurur,
Bir de yaşanmayan günleri var ömrün, yaşanmamış yıllar
Yaşanmış yaşanmamış, su akar… ömür son bulur.
Tükenmez şerbeti olsaydı ömür, - ki belki öyledir bazen, -
İçtiğim kadar doldursaydım boşluğu, belki öyledir.
Yaşanmamış günler boşaltırken testimi,
İyi günler çoğalıyordur belki… belki kim bilir mayadır.
Döngel de derlermiş muşmulaya, nereden dönecek, nereye?
Belki boşalmış suyunu dolduruyordur ömür testisinin,
Yolcu yürür, çigan yürür, derviş… yayadır.
Ömrün sonu mezardır elbet, toprak toprağa karışır.
Toprak toprakla yarışır, testinin sonu kayadır.
Dualarla, niyazlarla dolan keşkülüm,
Benimle gelir mi makbere derviş ağa,
Önce silkelenir, kalan gelir seninle belki,
Belki keşkül kandile döner, belki dökülür, kalır kapıda.
Doldur boşalt, dol boşal
Tükenmez şerbeti de tükenir bir gün,
Posasını dökerler, testiyi...
--------------------
*Bu dediğim, çintemani desenli bir göz bağcı şapkasıydı.
--------------------
*Bu dediğim, çintemani desenli bir göz bağcı şapkasıydı.
daha güzel fotoğraflar çekmiştim ben yahu, bu ikisini mi seçtin seçe seçe?
YanıtlaSilDemek seçerken de yardımcı olman lazım.
Sil